Trafik kontrolünde, “Dur” ihtarına uymayarak polis memuru Alp Efe Bekit’in ölümüne neden olan 21 yaşındaki motosiklet sürücüsü Osman Boyraz hakkında istenen ceza belli oldu. Boyraz’ın duruşmadaki savunması ise ortaya çıktı.
15 Temmuz günü Kağıthane’de yapılan uygulama noktasında “Dur” ihtarına uymayan motosiklet sürücüsü 21 yaşındaki Osman Boyraz, görevli polis memuru Alp Efe Bekit’e çarparak ağır yaraladı. Hastaneye kaldırılan polis memuru yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak şehit oldu. Olayın ardından tutuklanan Osman Boyraz hakkında, “kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürme” suçundan tutuklandı.
“ÖLMEMEK İÇİN ÖLDÜRDÜ”
İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davanın görülmesine devam edildi. Duruşmaya tutuklu sanık Osman Boyraz ile şehit polis memuru Alp Efe Bekit’in ailesi katıldı. Duruşmada söz verilen Bekit’in eşi Ezgi Bekit, sanık avukatlarının savunmalarını kabul etmediğini söyleyerek, “Sanki eşim motorun önüne atlamış gibi savunmalarda bulundular. Üsluplarına dikkat etmelerini istiyorum” dedi. Alp Efe Bekit’in annesi Hülya Bekit ise, “Sanık bu kadar hızlı giderken frene bassam savrulurdum dedi. Ölmemek için öldürdü” dedi.
MÜEBBET HAPİS CEZASI TALEBİ
Alınan beyanların ardından duruşma savcısı esasa ilişkin mütalaasını dosyaya sundu. Adli Tıp Kurumu’ndan gelen raporda sanık Osman Boyraz’ın asli kusurlu, Alp Efe Bekit’in ise kusursuz olduğunun tespit edildiğini belirten duruşma savcısı, “Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde sanık Osman Boyraz’ın polis memuru olan ve olay sırasında resmi üniformasıyla görevli olan maktul Alp Efe Bekit’e sevk ve idaresindeki motosikletle çarpıp ölümüne sebep olduğu, eyleminin olası kasıtla öldürme suçunu oluşturduğu kanaatine varılmıştır” dedi. Mütalaada sanığın “kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürme” suçundan müebbet hapsi cezası ile cezalandırılması talep edildi.
“ÇEVİRME OLDUĞUNU ANLAYIP HIZIMI DÜŞÜREBİLEYİM”
Mütalaaya karşı diyecekleri sorulan sanık Osman Boyraz, Adli Tıp Kurumu raporunu kabul etmediğini söyleyerek, “Benim ne kadar suçum varsa şehidimizin de suçu vardır. Bana silah çekmeye çalışmıştır. Yaya geçidinde çevirme noktası kurulmuştur. 100 metre ilerisinde ya da gerisinde çevirme yapılmalıydı. Ben de ona göre çevirme olduğunu anlayıp hızımı düşürebileyim” dedi.
“PİŞMANIM”
Yaşanan olaydan dolayı üzgün olduğunu söyleyen sanık, “Onun yerinde ben olsaydım. Pişmanım. Benim hatam vardır. Ancak ölenin de hatası vardır. Böyle bir suçtan mahkemeye çıktığım için pişmanım” dedi. Alınan beyanların ardından sanık ve avukatlarına son savunmalarını hazırlamak için süre veren mahkeme duruşmayı erteledi.