Ukrayna savaşında ölen Rusların sayısı 50 bini aştı. BBC, savaşın ikinci yılında ölenlerin sayısında ilk yıla göre yaklaşık yüzde 25 arttığını tespit etti.
Bağımsız medya grubu Mediazona ve bir grup gönüllü ile birlikte Şubat 2022’den bu yana ölümleri teyit edip olabildiğince kayda geçiriyor. En son 16 Haziran 2023’te ölü sayısının 25 bini aştığı kaydedildi. Ukrayna’da ölen Rus askerlerin sayısını öğrenmek için resmi raporları, gazeteleri ve sosyal medyadaki açık kaynak bilgileri taradı. Rusya’daki mezarlıklardaki yeni mezarlar ise birçok askerin isminin öğrenilmesine yardımcı oldu. Yapılan incelemelerde savaşın ikinci yılında 27 bin 300’den fazla Rus askerinin öldüğü tespit edildi.
Rusya, bu tür bilgileri sadece Moskova’daki savunma bakanlığının verebileceğini söyledi. Rusya’nın Ukrayna’da uyguladığı ve Ukrayna güçlerini yıpratmak ve bulundukları bölgeleri açığa çıkarmak için durmaksızın asker gönderme stratejisine “kıyma makinesi” deniyor. Kremlin, savaşın başlangıcından bu yana sadece Eylül 2022’de ölü sayısına ilişkin bir açıklama yapmıştı.
8 KAT FAZLA ÇIKTI
BBC’nin 50 bin tespiti bu sayıdan 8 kat fazla. Gerçek ölü sayısının bundan daha yüksek de olabilir. BBC verileri, Ukrayna’nın doğusunda Rus işgali altındaki Donetsk ve Luhansk’taki milis gruplar arasındaki ölümleri kapsamıyor. Bunlar da eklenseydi Rus kayıpları çok daha yüksek olurdu.
Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov, devlet sırlarını ve bilgi yaymayı kapsayan yasalar nedeniyle Rusya’nın Ukrayna’daki “özel askeri operasyonu” (Rusya’nın savaşı tanımlamak için kullandığı ifade) sırasında yaşanan kayıplar hakkında bilgi vermenin “savunma bakanlığının özel yetkisinde” olduğunu söyledi. Öte yandan Ukrayna da ölü sayısına ilişkin çok fazla bilgi paylaşmıyor.
Şubat ayında Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy 31 bin Ukrayna askerinin hayatını kaybettiğimi söylemişti. Ancak ABD istihbaratına dayanan tahminler daha fazla kayıp olduğuna işaret ediyor.
‘KIYMA MAKİNESİ’ STRATEJİSİ
BBC ve Mediazona’nın hazırladığı, ölümü doğrulanan Rus askerlerin listesi, Rusya’nın savaş stratejisinde uyguladığı değişikliklerin insani maliyetini gözler önüne seriyor.
Aşağıdaki grafik, Ocak 2023’te Ukrayna’nın Donetsk bölgesinde geniş çaplı bir saldırı başlatan Rus ordusunun kayıplarında keskin bir artış yaşandığını gösteriyor.
Savaş Çalışmaları Enstitüsü (ISW) adlı kuruluşa göre Rusya, Vuhledar şehrini almaya çalışırken “insan dalgasıyla cephe saldırıları” stratejisini uyguladı ancak bu etkisiz oldu.
Kuruluşa göre “Zorlu arazi koşulları, muharebe gücü eksikliği ve Ukrayna güçlerini şaşırtamaması” nedeniyle Rus tarafı ciddi kayıplar yaşadı.
Grafikteki bir diğer önemli artış, 2023 yılının ilkbahar aylarında Bahmut savaşı sırasında paralı asker grubu Wagner’in Rusya’ya şehri ele geçirmek için yardım ettiği zamanda görülebiliyor.
Wagner’in lideri Yevgeni Prigojin, grubun o dönemdeki kaybının 22 bine yakın olduğunu söylemişti. Öte yandan Rusya’nın geçtiğimiz yılın sonbahar aylarında Ukrayna’nın doğusundaki Avdiivka kentini ele geçirdiği dönemde de ölü sayısında artış olmuştu.
MEZARLARIN SAYIMI
BBC ve Mediazona ile birlikte çalışan gönüllüler, savaşın başlangıcından bu yana Rusya’daki 70 mezarlıkta yeni askeri mezarları sayıyor.
Havadan çekilen görüntüler, mezarlıkların önemli ölçüde genişletildiğini gösteriyor.
Örneğin Ryazan kentindeki Bogorodskoye mezarlığının üzerinden çekilen bu görüntülerde yepyeni bir alan oluşturulduğunu görebiliyoruz.
Bu yeni mezarların çoğunun Ukrayna’da öldürülen asker ve subaylara ait olduğu düşünülüyor.
BBC, savaşın başlangıcından bu yana ölen Rusların en az beşte ikisinin savaştan önce ülkenin ordusuyla hiçbir ilgisi olmayan kişiler olduğunu tahmin ediyor.
Londra merkezli düşünce kuruluşu Kraliyet Birleşik Hizmetler Enstitüsü’nden (RUSI) Samuel Cranny-Evans, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin başlangıcında oldukça karmaşık askeri operasyonları yürütmek için profesyonel birliklerini kullandığını söylüyor.
Evans, bu askerlerin çoğunun artık ölmüş ya da yaralanmış olabileceğini ve yerlerini gönüllüler, siviller ve mahkumlar gibi az eğitimli ve deneyimsiz kişilerin aldığını belirtiyor.
Bu kişilerin profesyonel askerler kadar etkili olamadığını söyleyen Evans, “Bu yüzden stratejik olarak çok daha basit şeyler yapmaları gerekiyor. Bu da birlikleri genellikle topçu desteğiyle Ukrayna mevzilerine sürmek anlamına geliyor” diyor.
Wagner ve Rusya Savunma Bakanlığı’nın görevlendirdiği mahkumlar
Asker olarak görevlendirilmek üzere cezaevinden çıkarılan mahkumlar, “kıyma makinesi” stratejisinin başarısı için hayati önem taşıyor.
Moskova, Wagner lideri Yevgeni Prigojin’in Haziran 2022’den itibaren cezaevlerinde mahkum toplamaya başlamasına izin vermişti.
Bu kişiler daha sonra Rus hükümeti adına özel bir ordunun parçası olarak savaştı.
Wagner, oldukça acımasız ve otoriter bir grup olmakla tanınıyor. Gruba bağlı savaşçıların bazı durumlarda emir almadan geri çekildikleri için öldürüldükleri bile bildiriliyor.
Grup, Moskova ile ilişkilerinin bozulmaya başladığı Şubat 2023’e kadar mahkum alımlarını sürdürdü.
O tarihten bu yana ise Rusya Savunma Bakanlığı aynı politikayı yürütüyor.
BBC son analizinde cephede öldürüldüğünü bilinen 9 bin Rus mahkuma odaklandı. Bunların binden fazlasının ne zaman askere alındığı ve ne zaman öldüğü teyit edildi.
Wagner yönetiminde bu kişilerin ortalama üç ay hayatta kalabildiği tespit edildi. Ancak yukarıdaki grafikten de anlaşılacağı üzere, Savunma Bakanlığı tarafından daha sonra askere alınanlar ortalama iki ay hayatta kalabildi.
Bakanlık, “Fırtına” adı verilen ve neredeyse tamamı mahkumlardan oluşan birlikler kurdu. Wagner birliklerine benzer şekilde, bunların da genellikle savaşta harcanabilir bir güç muamelesi gördüğü bildiriliyor.
Geçen yıl Reuters haber ajansına konuşan ve Fırtına birliğinden bir kişiyle birlikte savaşan bir asker, “Fırtına savaşçıları sadece birer et parçası” ifadelerini kullanmıştı. Yakın zamanda Fırtına savaşçıları Avdiivka’yı ele geçirmek için aylar süren savaşta etkili oldular.
Şehir 8 hafta önce Rusya’nın eline geçti ve bu gelişme Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin için Bahmut’tan bu yana en büyük stratejik ve sembolik savaş zaferi haline geldi.
DOĞRUDAN CEPHEYE
Wagner yönetiminde askere alınan mahkumlara savaşa gitmeden önce iki haftalık bir askeri eğitim veriliyordu. Rusya Savunma Bakanlığı tarafından görevlendirilen bazı askerlerin ise sözleşmelerinin ilk iki haftasında cephede öldürüldüğü tespit edildi.
BBC’nin görüştüğü savaşçıların aileleri ve halen hayatta olan kişiler, Savunma Bakanlığı’nın mahkumlara verdiği askeri eğitimin yetersiz olduğunu söyledi. Bir kadın eşinin 8 Nisan’da hapishanede askere alınmak üzere sözleşmesini imzaladığını, üç gün sonra cephede savaştığını ve 21 Nisan’da öldüğünü söyledi.
Bir başka kadın ise cezaevinden doğrudan cepheye gönderilen eşinin ölümünü, oğullarının savaşırken öldüğünü söylemek için iletişime geçmeye çalıştığında öğrendiğini paylaştı. Kadın, iki çocuğu olan 25 yaşındaki oğlu Vadim’in daha önce eline hiç silah almadığını söyledi.
‘ÖLMEYE HAZIR OLUN’
Wagner tarafından askere alınan mahkumlar genellikle 6 ay savaşmak üzere görevlendiriliyordu. Hayatta kalanlar bu sürenin sonunda özgürlüklerine kavuşuyordu.
Ancak geçtiğimiz Eylül ayından bu yana Rusya Savunma Bakanlığı tarafından askere alınanlara ölene ya da savaş bitene kadar savaşmak zorunda oldukları söyleniyor. BBC’ye konuşanlar, mahkumların akrabalarından üniforma ve bot almak için maddi yardım istediğini paylaştı.
Mahkumların gerekli malzemeler ve uygun silahlar olmadan savaşa gönderildiklerine dair haberler de var.
Rus savaş destekçisi ve blog yazarı Vladimir Grubnik Telegram kanalında “Birçok askerin silahları savaşa uygun değildi” ifadelerini kullandı.
Eski mahkumlar, beraber savaştıkları kişilerin ödediği ağır bedeli anlattı. Fırtına savaşçıları ve yakınları için bilgilerin paylaşıldığı bir internet sitesinde Sergey adlı bir kişi, “Şimdi kayıt yaparsanız ölmeye hazır olun dostum” diyor. Sergey, Ekim ayından bu yana Fırtına birlikleriyle savaşan eski bir mahkum olduğunu iddia ediyor.
İnternet sitesinin bir başka üyesi de, beş ay önce 100 askerden oluşan bir Fırtına birliğine katıldığını ve şu anda hayatta olan sadece 38 askerden biri olduğunu söylüyor.