Dünyanın önde gelen yayın gruplarından The Economist tarafından İngiltere’nin başkenti Londra’da “Yapay Zekâyı Kuşanmak: Korkudan Servete” temasıyla düzenlenen Yıllık İş Dünyası İnovasyon Zirvesi’ne katılan Sabancı Holding Dijital Grup Başkanı Max Speur, “Verinin Öncüleri: İşten Sağlanan Veriyi Yapay Zekâ için Kullanmak” panelinde konuştu. Veri kalitesi ve erişebilirliği hakkında değerlendirmelerde bulunan Speur, yapay zekâ modellerini çalıştırmak için gerekli altyapıların önemine dikkat çekti.
Bugünün dünyasında verinin artık yeni hammadde olduğunu ifade eden Max Speur, “Fakat dijital dönüşümün doğru şekilde uygulanabilmesi için verinin kalitesi kadar ortam değişkenleri de çok önemli. Kamuoyunda sıklıkla kullanılan bir ifade var: ‘Veri artık yeni petrol.’ Bu ifade, verinin değerini anlatmak için doğru olabilir. Ama tek başına yeterli değil. Çünkü petrolle arabayı çalıştırabilirsiniz ama o arabanın istediğiniz yere gidebilmesi için doğru lojistik, işletme ve teslimat altyapısına ihtiyacınız var” ifadelerini kullandı.
Son yıllarda iş dünyasının yapay zekâ odağında büyük bir dönüşümden geçtiğini ifade eden Max Speur, “Bu dönüşüm sağladığı büyük teknolojik ilerlemenin yanında, kaynak kullanımı konusunda da ciddi soru işaretlerini beraberinde getiriyor. Bugün bu alanda yapılan çalışmaları şu soru eşliğinde gerçekleştirmek zorundayız: ‘Yapay zekâ modellerini doğru ve etkin şekilde çalıştırabilmek için gerekli altyapıya ve yetkinliklere sahip miyiz?’ Yapay zekâ çok ciddi bir işletim gücü, depolama kabiliyeti ve enerji gerektiriyor. Fakat bulut teknolojileri ve veri merkezlerini de bünyesinde barındıran altyapı hizmetleri, orta vadede ihtiyacı karşılamaktan çok uzak. Dolayısıyla yapay zekâ odaklı dijital dönüşüm için bu kaynakları sağlayabilecek altyapı yatırımlarının büyük önemli bulunuyor” şeklinde konuştu.
Yapılan bilimsel araştırmalara göre, yapay zekâ modellerinin getirdiği ilave yükleri çalıştırabilmek için, yakın gelecekte 38 GW’lik ilave bir kapasiteye ihtiyaç duyulacağını ifade eden Max Speur şunları kaydetti: “Ancak ne veri merkezi endüstrisi ne de kurumsal şirketler tarafında, bu yönde büyük yatırımlar görmüyoruz. Sabancı olarak, bizim bu alana odaklanmamızın ana nedenlerinden biri de bu. Burada ikili bir hedef setinden bahsedebiliriz. Birinci olarak, burada bir ölçeklenme fırsatı görüyoruz. Ve bu yatırımların, Sabancı’nın dijitale bakış açısını, gelecek teknolojilerin geliştiricisi olma vizyonunu çok iyi yansıttığını düşünüyoruz. Diğer yandan da, bulut teknolojilerinin, ölçeklenebilir dijital teknoloji platformların ve yeşil hiper ölçekli veri merkezlerinin, dünyadaki yeşil dönüşümün de ana motoru olacağına inanıyoruz. Bu dönüşüm, Sabancı olarak bizim Topluluk Vaadimizin de tam merkezinde yer alıyor. Diğer yandan, dijitali gerçek anlamda bir iş kültürü haline getirmenin, dijital işletmeler oluşturmanın ve siloları kalıcı şekilde ortadan kaldırmanın yolu da bu yatırımlardan geçiyor.”