‘Çocuklarımızı dağa götürüp, kurda, kuşa yem ettiler’

Terör örgütü PKK tarafından çocukları kaçırılan aileler, 3 Eylül 2019’da Diyarbakır HDP İl Başkanlığı önünde evlat nöbetine başladı. 375 ailenin katılımı ile 1649 gündür dönüşümlü olarak süren nöbette, şu ana kadar 51 aile evladına kavuştu.

17 yaşındaki oğlu Yunus’un 2014’te Batman’da kaçırıldığını söyleyen Remziye Yenidoğan, “10 senedir yavrumun peşindeyim. 10 senedir ne bayramımız ne analar günümüz ne de seyranımız var. Acılar içerisindeyiz. Bittik, bırakın şu yavrumuzu. Bırakın tüm anaların evlatlarını da biz de mutlu olalım. Bize mutluluk yok. İnşallah bizden beter olsunlar. Bütün dünya kadınlarının Kadınlar Günü’nü kutluyorum. Ama nasıl bir kutlama; onu anlamıyorum. Bizi kadın olduğumuza pişman ettiler. Bizi ana olduğumuza pişman ettiler. Bizim çocuklarımızı dağa götürüp, kurda, kuşa yem ettiler. Bizim çocuklarımızı kurşunların önüne dizdiler. Anneler acı çekerken; Kadınlar Günü nasıl kutlanıyor? Hele bunu annelere bir sorsunlar” dedi.

‘HİÇBİR ZAMAN MAKSATLARINA VARAMAZLAR’

Terör örgütünden evladını isteyen Yenidoğan, “Onların çocukları kalem tutuyor, silah tutmuyor. Bizim çocuklarımızın eline silah verdiler, bomba verdiler. Çocuklarımızı kurda kuşa yem ettiler. Çocuklarımızı akreplerin, yılanların arasında yatırıyorlar. Niye onların çocukları sıcak yataklarının içinde yatıyor? Bu biz annelere haksızlık değil midir? Kadınlara haksızlık ettikleri için onlar, hiçbir zaman maksatlarına varamazlar” dedi. Yenidoğan oğluna seslenerek, “Oğlum sen de eğer anneni seviyor, değer veriyorsan; gel teslim ol, adalete teslim ol. Adaletimizden sana zarar gelmez” diye konuştu.

’10 SENEDİR EVLADIMIN PEŞİNDEYİM’

2015’te 18 yaşında kaçırılan kızı Fadime için Kütahya’dan gelerek evlat nöbetine katılan Hatice Levent ise “Bizim çocuklarımız, hayatlarını mağaralarda geçiriyor. Acaba bizim evlatlarımızın suçu ne? Vicdansızlar, bırakın evlatlarımızı gelsinler. Bırakın o mağaralardan yavrularımızı gelsinler, biz de evlatlarımıza sarılalım, koklaşalım. Benim yavrum benim yanımda olsaydı; onun da çocukları olacaktı. Ama benim yavrumu götürdüler vicdansızlar, mağaralara koydular. Ellerine silah verdiler. Bunları Allah’a havale ediyorum. O Meclis’te onların işi yok. Ama kanun öyle diyor. Onlara yer veriyorlar. Allah’ıma havale ediyorum. Bırakın şu yavrularımızı da biz de evlatlarımıza sarılalım. Onlar da ‘Anam, babam’ diye sarılsınlar. Fadime’mi bırakın. 10 senedir evladımın peşindeyim, 10 senedir ne bayramımız ne seyranımız var. Acılar içerisindeyiz. Bittik, şu yavrumuzu bırakın. Bırakın tüm anaların evlatlarını da biz de mutlu olalım. Bize mutluluk yok. İnşallah bizden beter olsunlar” diye konuştu.